Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın oturduğu Subayevleri semtinde bakkal işleten Rizeli bir kişi, satış yapmaktan çok müşterilerin derdini dinlemek zorunda kalınca çareyi, işyeri camına "Ücretle dert dinlenur, akil verilur" yazmakta buldu.
Son bir yıl içinde dertli insan sayısının artığını ifade eden Duman, "Zaten dinlediğim insanları boşuna dinlemeyeyim’ dedim, sabah akşam dert anlatıyorlar bana, ben de iş yokken oradan gelir getirmeyi düşündüm" dedi.
Müşterilerinin genellikle ekonomik sıkıntıdan yakındığını anlatan Duman, "Alacağım vardı alamadım, maaşım yetmiyor diyorlar, kredi kartlarından söz ettikten sonra müşterinin gerçek niyeti anlaşılıyor. Derdini anlattıktan sonra hemen ’bunu veresiye yazabilir misin’ diyorlar" şeklinde konuştu.
TARİFE: "GÖNÜLDEN NE KOPARSA"
Erkeklerin daha çok eşlerinin "dırdırından yakındığını kadınların ise istediklerinin kocaları tarafından alınmamasından şikayet ettiğini dile getiren Duman, mahalledeki Ankaragücü taraftarlarının kulübün yönetiminden duyduğu rahatsızlığı bile kendisine anlattıklarını söyledi.
Ücret tarifesini "Gönülden ne koparsa" şeklinde açıklayan bakkal Duman, bakkalın camına "Ücretle dert dinlenur, akil verilur" yazdıktan sonra dert anlatanların sayısında düşüş olduğunu bildirdi.
Duman, "Yazıyı görenler önce gülüyorlar ciddi olduğumu anladıkları zaman da dertlerini anlatmadan gidiyorlar. Henüz kimseden para alamadım ama dert anlatmaya çalışanların sayısında çok düşüş oldu. Böylece para kazanamasam da boşuna dert dinlememiş oluyorum" dedi.
Duman’ın sahibi olduğu Tuğra Gıda’nın müşterilerinden Nedim Yalçınız da, bu tür girişimin "ancak Karadenizlilerin yapacağı bir uygulama" olduğunu belirterek "Biz bedavayı çok severiz. Bakkal bir gelir elde demez, bize her şey bedava olmalı. Zaten dert küpü olan bakkallar derdini kime anlatacak" diye konuştu.
Girişimci bakkal Hızır Duman’a "ne tür tedaviler veriyorsun" diye soran Fazilet Çağlar ise "Bu zamanda herkeste sorun olduğu için insanlar sorunlu kişilerden kaçıyor. Burada bakkal dinliyormuş ne güzel işte. Güzel bir şey ama paralı olmasa daha iyi olur" dedi.
Müşterilerinin genellikle ekonomik sıkıntıdan yakındığını anlatan Duman, "Alacağım vardı alamadım, maaşım yetmiyor diyorlar, kredi kartlarından söz ettikten sonra müşterinin gerçek niyeti anlaşılıyor. Derdini anlattıktan sonra hemen ’bunu veresiye yazabilir misin’ diyorlar" şeklinde konuştu.
TARİFE: "GÖNÜLDEN NE KOPARSA"
Erkeklerin daha çok eşlerinin "dırdırından yakındığını kadınların ise istediklerinin kocaları tarafından alınmamasından şikayet ettiğini dile getiren Duman, mahalledeki Ankaragücü taraftarlarının kulübün yönetiminden duyduğu rahatsızlığı bile kendisine anlattıklarını söyledi.
Ücret tarifesini "Gönülden ne koparsa" şeklinde açıklayan bakkal Duman, bakkalın camına "Ücretle dert dinlenur, akil verilur" yazdıktan sonra dert anlatanların sayısında düşüş olduğunu bildirdi.
Duman, "Yazıyı görenler önce gülüyorlar ciddi olduğumu anladıkları zaman da dertlerini anlatmadan gidiyorlar. Henüz kimseden para alamadım ama dert anlatmaya çalışanların sayısında çok düşüş oldu. Böylece para kazanamasam da boşuna dert dinlememiş oluyorum" dedi.
Duman’ın sahibi olduğu Tuğra Gıda’nın müşterilerinden Nedim Yalçınız da, bu tür girişimin "ancak Karadenizlilerin yapacağı bir uygulama" olduğunu belirterek "Biz bedavayı çok severiz. Bakkal bir gelir elde demez, bize her şey bedava olmalı. Zaten dert küpü olan bakkallar derdini kime anlatacak" diye konuştu.
Girişimci bakkal Hızır Duman’a "ne tür tedaviler veriyorsun" diye soran Fazilet Çağlar ise "Bu zamanda herkeste sorun olduğu için insanlar sorunlu kişilerden kaçıyor. Burada bakkal dinliyormuş ne güzel işte. Güzel bir şey ama paralı olmasa daha iyi olur" dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder